skip to Main Content
Ceza İstinaf Dilekçesi Örneği

Ceza İstinaf Dilekçesi Örneği

VAN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ’NE

GÖNDERİLMEK ÜZERE

BAŞKALE 1. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ’NE

DOSYA NO : 2020/69 ESAS. 2021/424 KARAR.

İSTİNAF BAŞVURUSU
YAPAN SANIK             : Gökan KILIÇ

MÜDAFİ                       : Gökhan BAŞKURT

D. KONUSU : İstinaf başvurumuzun kabulüne karar verilerek; hükmün bozulması, dosyanın yeniden incelenmek ve hükmolunmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesi; hükmün bozulması yerine davanın Bölge Adliye Mahkemesi’nde yeniden görülmesine karar verilirse, ilk derece mahkemesinin hükmünün KALDIRILMASI ve duruşmalı yapılacak istinaf incelemesi neticesinde YENİDEN HÜKÜM KURULARAK sanık hakkında beraat kara verilmesi talebidir.

AÇIKLAMALAR :
1-) Yukarıda esas numarası yazılı dosya incelendiğinde aslında verilen kararın HUKUKA ,KANUNA ve HAKKANİYE aykırı olduğu açıkça görülecektir. Mahkemenin gerekçeli kararına bakıldığında müvekkilimin ceza almasını gerektirecek , her türlü şüpheden uzak somut bir delil bulunmadığı halde ,sadece soyut değerlendirmeler yapılarak müvekkilime mahkumiyet kararının verildiği anlaşılacaktır.
Mahkemenin gerekçeli kararına baktığımızda ; Müvekkilimin tehdit edildiğine ilişkin herhangi bir delilin bulunmadığını belirtmiştir.

Müvekkilin yargılanmasına neden olan tek delil FERDİ AKSU nun beyanlarıdır. Dosyadaki göçmenlere müvekkilim teşhis edildiğinde GÖKAN KILIÇ ı tanımadıklarını belirtmişlerdir. FERDİ AKSU tamamiyle etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak için müvekkilimin ismini vermiştir. .Sadece aleyhe beyanların esas alınıp lehe beyanların dikkate alınmaması hakkaniyete ve hukuka aykırılık oluşturur. Dolayısıyla mahkemenin kararı bu açıdan hukuka aykırıdır.

Gerek uluslar arası ceza hukuku kuralları gerek TCK bakıldığında söz konusu emredici hükmüne göre mahkeme sanığın lehine olan delilleri de değerlendirmek zorundadır. Bu yükümlülük kanunun emredici hükmünden kaynaklanan bir zorunluluktur.

Müvekkilimin suç ile bir bağlantısı olsaydı olay yerinde kendisinin de yakalanması gerekirdi. Tüm dosya kapsamı incelendiğinde müvekkilimin aleyhine sadece FERDİ AKSU nun soyut ve çelişki içeren beyanları mevcuttur.Mahkemenin gerekçeli kararına baktığımızda ; Aslında tüm gerekçenin ve müvekkilime ceza verilmesinin sebebi sadece 1 kişinin vermiş olduğu soyut, çelişkili, mahkeme huzurunda aslında hiçbir güvenirliği kalmamış ,hukuka aykırı bir beyandır. Bu beyanla müvekkilime ceza verilmiştir.
EMSAL ANAYASA MAHKEMESİ , YARGITAY KARARLARINA BAKILDIĞINDA ; Tanık beyanlarının ciddi çelişkiler içermesi halinde bu beyanlar sağlam ve güvenilir beyanlar olmadığı için, bu beyanların sanık/şüpheli üzeerine atılı suçlamanın ispatı yönünden tek ve/veya belirleyici delil olarak kabul edilebilmesi mümkün değildir.

Anayasa Mahkemesi’ne göre: “Olayın tek tanığı varsa ve sadece bu tanığın ifadesine dayanılarak hüküm kurulacak ise, bu tanık duruşmada dinlenmeli ve sanık tarafından sorgulanmalıdır. Bu tanığın, sanığın sorgulamadığı bir dönemde alınan önceki ifadesine dayanılarak mahkûmiyet kararı verilemez”.

 

*** Müvekkilime ceza verilmesinin tek gerekçesi FERDİ AKSU nun hukuka aykırı beyanlarıdır. Bu beyanlar hiçbir Yan delille somutlaştırılmamıştır.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, sanığın sonradan geri aldığı, baskı sonucu verdiğini söylediği, MADDİ DELİLLERLE DESTEKLENMEYEN, olay tutanağı ve tanık beyanları ile çelişkili olan karakoldaki ifadesine dayanılarak cezalandırılmasını hukuka aykırı bulmuş ve beyan delilinin mutlaka maddi delillerle desteklenmesi gerektiğini belirtmiştir (Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 17/12/1996 tarih ve 10-275/288 sayılı kararı).

-Eğer müvekkilime ceza verilecekse suçu işlediğinin %100 sabit olması gerekir.Kayda alınmayacak , soyut gerekçelerle ,yeterli delil bulunmadan müvekkilime ceza verilmesi ADALETE ve HUKUK a aykırıdır. Uluslar ceza hukuku temel ilkelerinden ŞÜPHEDEN SANIK YARARLANIR İLKESİ uygulanmamıştır. Aslında müvekkilimin suçu işlediğine dair %1 bile şüphe oluşturmayacak delil niteliği taşımayan soyut gerekçelerle kendisine ceza verilmiştir.Dolayısyla dosyamızın bozularak ADALETE,HUKUKA ve HAKKANİYETE uygun bir karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ediyorum.14.10.2021

SONUÇ ve İSTEM : Yukarıda açıklandığı üzere istinaf incelemesi neticesinde;

1)İstinaf başvurumuzun kabulüne, Mahkemenizin duruşmalı olarak yapılmasına.
2)Hükmün bozulmasına ve dosyanın yeniden incelenmek ve hükmolunmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine;
3)Hükmün bozulması yerine, davanın Bölge Adliye Mahkemesi’nde yeniden görülmesine karar verilirse; ilk derece mahkemesinin hükmünün KALDIRILMASINI ,YENİDEN HÜKÜM KURULARAK sanığın beraatine karar verilmesini talep ederiz.14.10.2019

Sanık Müdafi
Gökhan BAŞKURT

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Mesaj
Whatsapp
Merhaba