skip to Main Content
CEZA İSTİNAF DİLEKÇESİ – VAN AVUKAT – CEZA HUKUKU

CEZA İSTİNAF DİLEKÇESİ – VAN AVUKAT – CEZA HUKUKU

VAN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ’NE
GÖNDERİLMEK ÜZERE
VAN 3. AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NE

DOSYA NO : 2023/2 Esas 2023/3 Karar

İSTİNAF BAŞVURUSU
YAPAN SANIK :  

MÜDAFİ          : Gökhan BAŞKURT

D. KONUSU : İstinaf başvurumuzun kabulüne karar verilerek; hükmün bozulması, dosyanın yeniden incelenmek ve hükmolunmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesi; hükmün bozulması yerine davanın Bölge Adliye Mahkemesi’nde yeniden görülmesine karar verilirse, ilk derece mahkemesinin hükmünün KALDIRILMASI ve duruşmalı yapılacak istinaf incelemesi neticesinde YENİDEN HÜKÜM KURULARAK sanık hakkında beraat kara verilmesi talebidir.

AÇIKLAMALAR :

1-) Müvekkikime ÇOCUĞUN CİNSEL İSTİSMARI SUÇUNDAN 10 yıl hapis cezası verilmiştir.Yukarıda esas numarası yazılı dosya incelendiğinde aslında verilen kararın HUKUKA ,KANUNA ve HAKKANİYE aykırı olduğu açıkça görülecektir. Mahkemenin gerekçeli kararına bakıldığında müvekkilimin ceza almasını gerektirecek , her türlü şüpheden uzak somut bir delil bulunmadığı halde ,sadece soyut değerlendirmeler yapılarak müvekkilime mahkumiyet kararının verildiği anlaşılacaktır.
Mahkemenin gerekçeli kararına baktığımızda ; Müvekkilimin suçu işlediğine ilişkin herhangi bir delilin bulunmadığını belirtmiştir. Müvekkile yönelik soyut, dayanaktan yoksun mağdur beyanından başkaca somut ve inandırıcı bir delil dosyada bulunmamaktadır. Mahkemece Sadece mağdurun aleyhe beyanların esas alınıp lehe beyanların dikkate alınmaması hakkaniyete ve hukuka aykırılık oluşturur. Dolayısıyla mahkemenin kararı bu açıdan hukuka aykırıdır.

Çünkü dosya bütün olarak değerlendirildiğinde somut delil yoktur. Tek delil mağdurun soyut beyanlarıdır. Bu beyanları doğrulayıcı ya da destekleyici dosyada hiçbir delil yoktur. Cinsel suçlar özel suçlardır. Sanığın cinsel saikle hareket etmesi gerekir. Sanığın da böyle bir amacı yoktur. Açıkça ortadadır. Zira müvekkilimde mağdura öğüt verme amaçlı sadece mağdura dokunduğunu beyanlarında söylemektedir.
Savcılık müvekkilin istismardan ceza almasını istemiştir. Mahkeme ceza verecekse bu sarkıntılık düzeyinde kalmıştır. Çünkü fiilin yüzeysel olmaması geçici ani kesik hareketlerle mağdura eylemlerini gerçekleştirmesi sarkıntılık suçunu oluşturur.
Ayrıca TCK 103. Maddenin 1. Fıkrasının bendine göre cebir tehdit ve iradeyi etkileyen başka bir nedene bağlı olarak cinsel istismar olarak gerçekleşmiştir. Tamamen kendi rızasıyla arabaya binmiştir. 17 yaşındadır mağdur. Kendini koruyabilirdi dolayısıyla eğer mahkeme aksi kanaatte olsa bile suçun maddi unsurlarının oluşmamış olması sarkıntılık aşamasında olması sebebiyle önce beraat, mümkün değilse indirim verilmesini talep ediyoruz.”

Müvekkilin yargılanmasına neden olan tek delil Mağdurun beyanlarıdır.Müvekkilimin gerçekten suçlu mu değil mi hususunu değerlendirmek istiyorsak bu beyanları bir bütün olarak değerlendirmemiz gerekir.Fakat mahkemenin kararına baktığımızda mağdurun beyanlarından aleyhe olan kısımlar seçilip ona göre bir değerlendirme yapılmıştır.Sadece aleyhe beyanların esas alınıp lehe beyanların dikkate alınmaması hakkaniyete ve hukuka aykırılık oluşturur. Dolayısıyla mahkemenin kararı bu açıdan hukuka aykırıdır.

*Gerek uluslar arası ceza hukuku kuralları gerek TCK bakıldığında söz konusu emredici hükmüne göre mahkeme sanığın lehine olan delilleri de değerlendirmek zorundadır. Bu yükümlülük kanunun emredici hükmünden kaynaklanan bir zorunluluktur.

Eğer müvekkilime ceza verilecekse suçu işlediğinin %100 sabit olması gerekir.Kayda alınmayacak , soyut gerekçelerle ,yeterli delil bulunmadan müvekkilime ceza verilmesi ADALETE ve HUKUK a aykırıdır. Uluslar ceza hukuku temel ilkelerinden ŞÜPHEDEN SANIK YARARLANIR İLKESİ uygulanmamıştır. Aslında müvekkilimin suçu işlediğine dair %1 bile şüphe oluşturmayacak delil niteliği taşımayan soyut gerekçelerle kendisine ceza verilmiştir.Dolayısyla dosyamızın bozularak ADALETE,HUKUKA ve HAKKANİYETE uygun bir karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ediyorum.03.01.2020

SONUÇ ve İSTEM : Yukarıda açıklandığı üzere istinaf incelemesi neticesinde;

1)İstinaf başvurumuzun kabulüne,
2)Hükmün bozulmasına ve dosyanın yeniden incelenmek ve hükmolunmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine;
3)Hükmün bozulması yerine, davanın Bölge Adliye Mahkemesi’nde yeniden görülmesine karar verilirse; ilk derece mahkemesinin hükmünün KALDIRILMASINI ,YENİDEN HÜKÜM KURULARAK sanığın beraatine karar verilmesini talep ederiz.21.07.2023

Sanık Müdafi
AVUKAT Gökhan BAŞKURT

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Mesaj
Whatsapp
Merhaba