skip to Main Content
Ceza İstinaf Başvuru Dilekçesi örneği

Ceza İstinaf başvuru dilekçesi örneği

                                                                     VAN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ’NE
                                                                                  GÖNDERİLMEK ÜZERE
                                                                 HAKKARİ 1. AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NE

DOSYA NO                      : 2019/XXXX ESAS. 2019/XXX KARAR.

İSTİNAF BAŞVURUSU
YAPAN SANIK              : XXXXXXXXXXXX

MÜDAFİ                         : XXXXXXXXXXXX

D. KONUSU : İstinaf başvurumuzun kabulüne karar verilerek; hükmün bozulması, dosyanın yeniden incelenmek ve hükmolunmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesi; hükmün bozulması yerine davanın Bölge Adliye Mahkemesi’nde yeniden görülmesine karar verilirse, ilk derece mahkemesinin hükmünün KALDIRILMASI ve duruşmalı yapılacak istinaf incelemesi neticesinde YENİDEN HÜKÜM KURULARAK sanık hakkında beraat kara verilmesi talebidir.

AÇIKLAMALAR :
1-)Yukarıda esas numarası yazılı dosya incelendiğinde aslında verilen kararın HUKUKA ,KANUNA ve HAKKANİYE aykırı olduğu açıkça görülecektir. Mahkemenin gerekçeli kararına bakıldığında müvekkilimin ceza almasını gerektirecek , her türlü şüpheden uzak somut bir delil bulunmadığı halde ,sadece soyut değerlendirmeler yapılarak müvekkilime mahkumiyet kararının verildiği anlaşılacaktır.
Mahkemenin gerekçeli kararına baktığımızda ; Müvekkilimin tehdit edildiğine ilişkin herhangi bir delilin bulunmadığını belirtmiştir. Müvekkilimin tehdit edildiği XXXXXXXXXX ve diğer tanıkların beyanları ve müvekkilin ikrarıyla sabittir.

Müvekkilin yargılanmasına neden olan tek delil XXXXXXXXXXXX beyanlarıdır.Müvekkilimin gerçekten suçlu mu değil mi hususunu değerlendirmek istiyorsak bu beyanları bir bütün olarak değerlendirmemiz gerekir.Fakat mahkemenin kararına baktığımızda XXXXXXXXXX in beyanlarından aleyhe olan kısımlar seçilip ona göre bir değerlendirme yapılmıştır.Sadece aleyhe beyanların esas alınıp lehe beyanların dikkate alınmaması hakkaniyete ve hukuka aykırılık oluşturur. Dolayısıyla mahkemenin kararı bu açıdan hukuka aykırıdır.

Gerek uluslar arası ceza hukuku kuralları gerek TCK bakıldığında söz konusu emredici hükmüne göre mahkeme sanığın lehine olan delilleri de değerlendirmek zorundadır. Bu yükümlülük kanunun emredici hükmünden kaynaklanan bir zorunluluktur.

XXXXXXXXXXXX BEYANLARINA BAKTIĞIMIZDA ;
xxxxxxxxxxxxx beyani müvekkilimin samimi ikrarlı beyanı ve XXXXXXXXXX in anne ve babası,Bayramın annesinin tanık olarak dinlettik tüm beyanlara bakıldığında müvekkilimin bu fiili tehdit altında gerçekleştirdiği sabittir.
Ayrıca sayın heyet müvekkilimin HTS kayıt incelemesinde aranan şahısların örgüt suçlarından işlem gördüğü belirtilmiştir.Bu şahıslar müvekkilimin akrabası ya da iş ilişkisinde bulunduğu kişilerdir. Normal hayatın akışı akrabalık ya da iş ilişkisi çerçevesinde görüştüğü kişilerdir. Herhangi başka bir sebeplerle telefon görüşmesi yapmamıştır.
Sayın heyet MAHKEME mütalaasında örgütle organik bağ oluşturacak şekilde ,çeşitlilik ve yoğunluk gösteren eylem ve faaliyetinin bulunduğunu belirterek cezalandırılması istemiştir.
*Müvekkiilim ne olay tarihinden önce nede sonra örgütle ya da siyasi uzantılarıyla soyut ya da somut bir ilişkisi olmamış.
*Kendisi örgüt hiyerarşisine dahil olup ,herhangi kod yada gizli bir isim kullanmamış. XXXXXXXXXXX  olarak tanıyor.
*XXXXXXXXXXX  ile XXXXXXXX dayı tarafından ortak akrabasıdır. 2 sinin ortak akrabası olmasından dolayı tamamen bu akrabalık bağı kullanılarak ölüm tehditi altında bu fiiller gerçekleştiriliyor.
*Müvekkilim XXXXXXXXX  3. Bir örgüt elemanıyla birlikte karşılıyorlar.Gidecekleri yeri yalnızca bu 3. Kişi örgüt elemanı biliyor.Ve tüm olaylar 3.kişi örgüt üyesinin kontrolünde gerçekleşiyor. XXXXXXXXXX eğerki örgüt hiyerarşisine dahil olsaydı ve bir bağlılık olsaydı gidecekleri oda bilirdi.S. heyet burdan bile anlaşılıyor müvekkilmin örgütle arasında devamlılığa ya da sürekliliğe dönüşmüş bir güven ilişkisi yok. Sadece böyle bir münferit olaya karışması durumunda örgüt üyeliğinden bahsedilemez.
Sayın heyet tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde XXXXXXXXX, tanıklar XXXXXXXXX anne ve babasının beyanına , XXXXXXX annesinin beyanına bakıldığında müvekkilimin ailesinin ve kendisinin canına zarar gelmemesi için fiili tehdit ,cebir ve baskı altında gerçekleştirdiği açıkça ortadadır.

Kusurluluk ceza hukukunda bir failin gerçekleştirmiş olduğu haksızlıktan dolayı kınanıp kınanamayacağını ifade etmektedir .Failin kusurlu olup olmadığını fiili hangi şartlarda ve koşullarda gerçekleştirdiğine bakmak gerekir.Ceza hukukunda failin kusurunun doğması için kusurunun bulunması şarttır.Kusursuz ceza olmaz ilkesi uluslar arası ceza hukukunun ve anayasanın en temel ilkelerindendir.

TCK 28. Karşı koyamayacağı veya kurtulamayacağı cebir veya şiddet ağır kokutma ve tehdit sonucu suç işleyen kimseye ceza verilmez.

Yerleşik Yargıtay kararlarına bakıldığında ; Devlet otoritesi, suç örgütünün tehditleri bireyin kendisinin ve çevresinin can ve mal güvenliğini her durumda korumak zorundadır. Bireyin suç örgütünün tehdidi ve baskısı altında , olanları devler otoritesine haber vermek yerine kendisinin ve ailesinin canına zarar vermesinden korktuğu için yerine kendisinin ve ailesine zarar vermesinden korktuğu için tercihini zorunlu olarak suç örgütüne yardım etmek yönünde kullanıp can ve mal güvenliğini koruduğunu düşünen bireyi özgür iradesi ile hareket eden kusurlu irade sahibi fail olarak görmek mümkün olamayacaktır.
Dolayısyla müvekkilim bu suçu tehdit altında gerçekleştirdiğinden kusuru ve kastı bulunmamaktadır.Dolayısyla CMK 223. Maddesinin 2. Fıkrası uyarınca beraatine mahkeme aksi kannatteyse. Kusuru bulunmadığından dolayı CMK 223. Maddesi 4. Fıkrasının b bendi uyarınca şahsi cezasızlık sebebinin varlığından dolayı ceza verilmesine yer olmadığı kararının verilmesini saygılarımla talep ederiz.

-Eğer müvekkilime ceza verilecekse suçu işlediğinin %100 sabit olması gerekir.Kayda alınmayacak , soyut gerekçelerle ,yeterli delil bulunmadan müvekkilime ceza verilmesi ADALETE ve HUKUK a aykırıdır. Uluslar ceza hukuku temel ilkelerinden ŞÜPHEDEN SANIK YARARLANIR İLKESİ uygulanmamıştır. Aslında müvekkilimin suçu işlediğine dair %1 bile şüphe oluşturmayacak delil niteliği taşımayan soyut gerekçelerle kendisine ceza verilmiştir.Dolayısyla dosyamızın bozularak ADALETE,HUKUKA ve HAKKANİYETE uygun bir karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ediyorum.03.01.2020

SONUÇ ve İSTEM : Yukarıda açıklandığı üzere istinaf incelemesi neticesinde;

1)İstinaf başvurumuzun kabulüne, Mahkemenizin duruşmalı olarak yapılmasına.
2)Hükmün bozulmasına ve dosyanın yeniden incelenmek ve hükmolunmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine;
3)Hükmün bozulması yerine, davanın Bölge Adliye Mahkemesi’nde yeniden görülmesine karar verilirse; ilk derece mahkemesinin hükmünün KALDIRILMASINI ,YENİDEN HÜKÜM KURULARAK sanığın beraatine karar verilmesini talep ederiz.14.10.2019

                                                                                                                                                  Sanık Müdafi
                                                                                                                             Gökhan BAŞKURT

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Mesaj
Whatsapp
Merhaba