Aile konutu üzerine eş muvafakati alınmaksızın tesis edilen ipoteğin kaldırılması talebi dilekçe örneği
GAZİOSMANPAŞA NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİNE
GÖNDERİLMEK ÜZERE
VAN NÖBETÇİ AİLE HUKUK MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİN
Aile Konutu Taşınmazın icra yoluyla satışının tedbiren durdurulması taleplidir.
Adli Yardım Taleplidir.
Davacı : Ahmet TC No :
Adres : Hürriyet Mah. 308. SK / İSTANBUL
Davacı Vekili : Av. Gökhan BAŞKURT
Adres : Selimbey Mah. Kale Yolu Üzeri Hukukçular İş Merkezi Kat:4 No:30 İpekyolu/VAN
DAVALILAR:
1- Yapı ve Kredi Bankası A.Ş Vergi No : 9370020892
Adresi : Çamlık Sok. Yapı Kredi Plaza D Blok, 34330 Beşiktaş/İstanbuL
2- Hülya TC.No :
Adres : Hürriyet Mah. 308. Sk / İSTANBUL
BORÇ BEDELİ : 72.280.51 TL İPOTEK BEDELİ : 600.000.00 TL
KONUSU : Aile konutu üzerine eş muvafakati alınmaksızın tesis edilen ipoteğin kaldırılması , taşınmazın icraen satışının tedbiren durdurulması talebidir.
AÇIKLAMALAR
1 ) İVEDİLİKLE Van 1. İcra Müdürlüğünün 2018/ sayılı icra takibinin istinaden İstanbul Gaziosmanpaşa 3. İcra Dairesinin 2018/ Talimat nolu dosyasında dava konusu Aile Konutunun tedbiren icraen satışının durdurulmasını talep etmek zorunlu olmuştur. Satışa konu taşınmaz , ailenin bugüne kadar olan tüm birikimleriyle alınmış davalı eş adına tapuya tescil edilmiş aile konutudur. Bunun dışında da konutları bulunmamaktadır. Tek malvarlıkları bu dava konusu aile konutudur.Aile konutunun satışı halinde , dava sonunda müvekkilim haklı bulunsa bile telafisi imkansız zararlar doğacaktır. Anayasa ,Medeni Kanun , Aile Hukukunun Aileye ve AİLE KONUTUNA verdiği önem nedeniyle , öncelikle teminatsız olarak aksi kanaat halinde düşük bir teminat karşılığında dava konusu taşınmazın satışının tedbiren durdurulmasına karar verilmesini sayın mahkemenizden saygıyla talep ediyoruz. Aile konutu 10.06.2019 günü saat 10.40 – 10:50 da GAZİOSMANPAŞA 3. İCRA DAİRESİNDE 2018/ talimat dosyası ile açık arttırmayla satılacaktır. ( EK 2 )Bu yüzden ivedilikle satışın durdurulması gerekmektedir . Aksi takdirde telafisi imkansız zararlar ortaya çıkacaktır.
*Bir ihtimal satış gerçekleşecek olsa bile bu aşamada icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini talep ediyoruz.
Müvekkilim Ahmet ve davalılardan Hülya 23 yıldan beri evlidirler. 21 yıl önce halen ikamet ettikleri aile konutunu ilk evleri olarak birlikte çalışarak bin bir zorlukla satın almışlardır. Ve o zamandan beride tapuda eşi Hülya adına kayıtlı taşınmazı aile konutu olarak kullanmaktadırlar. Dava dilekçeme ekleyeceğim eşlerin ikametgah belgesinden de aynı dairede oturdukları ve aile konutu olarak kullandığı açıkça anlaşılacaktır .Bundan başkada kendilerine ait herhangi bir taşınmazları bulunmamaktadır. (EK-4)
Davalı Hülya müvekkilimin açık onayını almaksızın bilgisi dışında, tapuda davalı eşi adına kayıtlı fakat tarafların müşterek maliki olduğu ve aile konutu dava konusu gayrimenkul üzerine, diğer davalı banka lehine 06.09.2016 Tarih ve 15.003 yevmiye no ile ipotek tesis etmiştir. İlgili taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığını ve müvekkilimin bilgisi dışında , haberi ve rızası olmaksızın banka lehine ipotek verilmiştir, tanıklar dinlenirse bu husus açıklığa kavuşturulabilir.
2 ) TMK’nın 194. madde hükmü ile eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü, “aile birliğinin” korunması amacıyla sınırlandırılmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194/1. maddesi, “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.” hükmüne içermektedir. Bu madde ile aile konutu şerhi konulmuş olmasa bile eşlerin birlikte yaşadığı aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil , zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya Aile Konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır.
Aile konutunun maliki olan eş aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde , aile konutunun ipotek edilmesi gibi tek başına bir ayni hakla sınırlandıramaz .Bu sınırlandırma ancak diğer eşin rızası alınarak yapılabilir Tesis edilen ipotek işlemi ile, aile konutu üzerindeki haklar, müvekkilimin açık izni ve rızası olmaksızın sınırlandırılmıştır. İpotek tesisi için TMK’nın 194/1 maddesi eşin açık rızasını aradığından, yapılan işlemin geçerli olduğunu kabul etmek imkansızdır. * (Hukuk Genel Kurulu 2013/2056 E. , 2015/1201 K. )
3) Emsal Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve Yargıtay Kararlarına bakıldığında ;
* Gayrimenkul kaydında, ipotek tarihinde her ne kadar aile konutu şerhi bulunmamakta ise de, davalı banka, eksperler vasıtası ile değer tespiti yaptırırken, bu gayrimenkulün aile konutu olarak özgülendiğini görmüştür ve Aile Konutu olduğunu bilebilecek durumdadır. Davalı banka kötüniyetlidir , basiretli bir tacir gibi davranmamıştır. Bankanın gayrimenkulün aile konutu olup olmayacağı yönünde araştırma yapması gerekirdi.Gayrimenkulün aile konutu olarak kullanıldığını bilebilecek durumda olan davalı bankanın, müvekkilin açık rızasının ve muvafakatini almadan tesis etmiş olduğu ipoteğin fekki gerekmektedir. Gerek nüfus kayıtları, gerekse keşif ve bilirkişi incelemes yaptırıldığı taktirdede görüleceği üzere, davaya konu gayrimenkul, aile konutu olarak özgülenmiştir.(EK-1)
* (Hukuk Genel Kurulu 2014/2096 E. ,2015/2322 K.) Somut olaya gelince , dava konusu taşınmazın tapu kaydında ipotek tesis edildiği tarihte aile konutu şerhi bulunmadığı açıktır. Ne varki , davalı banka tarafından düzenlettirilen değerlendirme raporunda dava konusu taşınmazın vasfı ve kullanımının mesken olduğu tespit edilmiştir. Bu tespitlere rağmen aile konutu taşınmaz üzerinde davalı banka lehine ipotek tesis edilmiş, bu işlem sırasında davalı banka tarafından davacı eşin açık rızası alınmamıştır. Bu durumda TMK nın 194/1 maddesi eşin açık rızasını aradığından , yapılan işlemin geçerli olduğunu kabul etmek imkansızdır.(EK -1)
* (Hukuk Genel Kurulu 2015/528 E. ,2015/1713 K. ) Somut olay ele alındığında , dava konusu taşınmazın tapu kaydında ipotek tesis edildiği tarihte aile konutu şerhi bulunmadığı açıktır. Ancak ipotek alacaklısı banka taşınmazın bu niteliğini bilerek , ipotek tesisi sırasında taşınmaz maliki olmayan eşin muvafakatini almıştır. Her ne kadar muvafakatnamedeki imza davacı kadına ait olmasa da ipotek tesisi için eşin rızasını alma yönünde girişimi olan bankanın taşınmazın aile konutu olmadığını bilmediği söylenemez. Dolayısıyla , muvafakat belgesindeki imzanın rızası gereken davacı eşe ait olup olmadığını araştırmadan aile konutu üzerinde ipotek tesis ettiren ipotek alacaklısı banka ile halefiyet yoluyla ödediği tutar oranında alacakla birlikte rehin haklarına sahip olan kefilin davalı MG nin TMK 1023 M. De düzenlenen tapuya güven ilkesinden yararlanması mümkün değildir.(EK -1
* ( Hukuk Genel Kururu 2017/2-2934 E , 2017/1556 K.) TMK 194/1. Madde hükmü gereğince aile konutu şerhi konulmuş olmasa da eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil , konutun aile konutu vasfı bulunduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, emredici niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak belirli olan bir işlem için verilebilir.
Eş söyleyişiyle aile konutunun maliki olan eş aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde tek başına ile konutunu bir ayni hakla sınırlandıramaz. Somut olaya gelince ; dava konusu taşınmazın aile konutu niteliği taşıdığı hususunda Özel Daire ve mahkeme arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ne var ki, davalı Vedat B adına kayıtlı taşınmaza 05.07.2004 tarihinde davalı şirket ipotek tesis edildiği , bu işlem sırasında davalı şirket tarafından davacı eşin açık rızasının alınmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda TMK nın 194/1. Maddesi eşin açık rızasını aradığından , yapılan işlemin geçerli olduğunu kabul etmek imkansızdır.( EK – 1)
*( Hukuk Genel Kurulu 2013/2-2056 E , 2015/1201 K.) Madde hükmü gereğince aile konutu şerhi konulmuş olmasa da eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil , konutun aile konutu vasfı bulunduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, emredici niteliktedir. Somut olayda , davalı eş dava konusu aile konutu üzerinde diğer davalı banka lehine ipotek tesis etmiş , bu işlem sırasında davalı banka tarafından davacı eşin açık rızası alınmamıştır. Yukarda açıklanan kurallar çerçevesinde ipotek işleminin , davacı ve davalı eş ile aynı çatı altında oturan müşterek çocukların kullandığı krediye teminat teşkil etmek üzere kurulmuş bulunmasının da önemi bulunmamaktadır. Bu durumda TMK nın 194/1 maddesi eşin açık rızasını aradığından ,yapılan işlemin geçerli olduğunu kabul etmek imkansızdır.Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında bir kısım üyelerce , ipotek işleminin kurulmasına neden olan , davacı ve davalı eş ile aynı çatı altında oturan müşterek çocukların kullandığı krediden ve dolayısıyla ipotek işleminden davalı eşin haberdar olmadığını kabul etmenin hayatın olağan akışına aykırı olduğu ileri sürümüş ise de yukarda açıklanan nedenlerle bu görüş kurul çoğunluğunca benimsenmemiştir. Hal böyle olunca mahkemece, yukarda açıklanan yasal düzenleme ve ilkelere uygun değerlendirme yapılarak davanın kabulüne karar verilmesi ve bu kararda direnilmesi usul ve yasaya uygun olup direnme kararının onanması gerekir. ( EK – 1 )
* Ankara 11. Aile Mahkemesi 2007-575 E 2008/266 K.)Somut olayda davalı K ya ait olan taşınmazın bu davalının çalıştığı şirketin borcu nedeniyle ipotek edilmesi sırasında TMK dan doğan sınırlamaların izale edilmesini temin zımmında basiretli bir biçimde davranıp aile konutu olarak kullanıldığını eksperleri marifetiyle yaptıkları inceleme sırasında görmeleri nedeniyle bu konutta oturduklarını bildiği davacı eşin rızasınıa almaları gerekir iken sanki bu taşınmazın kim tarafından ne şekilde kullanıldığını , değerinin ne olduğunu bilmiyomuş , sadece borçlu şirket ve davalı K nın soyut beyanı ile ipoteği kabul etmiş gibi davranması yaşamın olağan akışına uygun bulunmadığından üzerinde ipotek tesis edilen taşınmazın tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmamakla birlikte davalı ipotek alacaklısı bankanın TMK nın 1023. Maddesi anlamında korunmaya değer biçimde iyiniyeti kabul edilemeyeceği düşünülerek davacı eşin muvafakati olmaksızın davalı eş tarafından diğer davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. ( EK – 1 )
* Yukarıda açıkladığım nedenlerden ötürü aile konutu üzerinde haksız olarak tesis edilmiş bulunan ipoteğin kaldırılması için dava açma zarureti hasıl olmuştur.
Tedbir talebine ilişkin Olarak ; Davaya konu ipotekli taşınmaz aile konutu vasfındadır bu nedenle davacı müvekkil , davalı eş ve çocukları bu evde ikamet etmektedir. Davacı müvekkilin ve davalı eşin aile yaşamını sürdürmeleri için barınacakları başka bir konutları bulunmamaktadır. Davacı müvekkil ve davalı eşin Aile konutu olan davaya konu taşınmazın rehnin paraya çevrilmesi yolu satışı halinde davacı müvekkil ,davalı eş ve müşterek çocukları yönünden telafisi güç ve imkansız zararlar ortaya çıkacaktır. Tüm bu nedenlerle gerek Van 1. İcra Müdürlüğünün 2018/ sayılı icra takibinin ve gereksede yine Van 1. İcra Müdürlüğünün 2018/ sayılı icra takibi dosyasına istinaden İstanbul Gaziosmanpaşa 3. İcra Dairesinin 2018/ Talimat nolu icra dosyasındaki takibin , iş bu davamızın sonuçlanacağı zamana kadar tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep ediyoruz.
*Adli Yardım Talebimiz Hakkında ; Müvekkilim şuan mağdur durumdadır , ailesinin geçimini bile sağlayamamaktadır. Kendisinin şahsına ait hiçbir taşınır ya da taşınmaz malvarlığı bulunmamaktadır. Kendisinin maaşı ya da geliri bulunmamaktadır. Kendisi zaten ayağını kırmış ve uzun bir süredir de bir işte çalışamamaktadır. Adli yardım talebinin kabul olmaması halinde hiçbir şekilde dava masrafını karşılayamayacak, dava açamayacak ve büyük bir hak kaybına uğrayacaktır.
HUKUKİ NEDENLER : TMK sair yasal mevzuat
DELİLLER : Tapu kayıtları, İpotek resmi senet sureti, Nüfus kayıtları, tanık beyanları, keşif, bilirkişi incelemesi sair her türlü yasal delil.
NETİCE-İ TALEP : Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-)Mümkün olduğu takdirde teminatsız olarak sayın mahkeme aksi kanaatte ise düşük bir teminat karşılığında , Van 1. İcra Müdürlüğünün 2018/ sayılı icra takibinin ve gereksede yine Van 1. İcra Müdürlüğünün 2018/ sayılı icra takibi dosyasına istinaden İstanbul Gaziosmanpaşa 3. İcra Dairesinin 2018/ Talimat nolu icra dosyasındaki icra dosyasındaki takibin icraen satışının tedbiren İVEDİLİKLE durdurulmasına ; Bir ihtimal satış gerçekleşecek olsa bile bu aşamada satılan taşınmaz sonucunda elde edilen icra veznesindeki paraya ,alacağa tedbir konulmasını paranın alacaklıya verilmemesini ( Zira Aile konutu 10.06.2019 günü saat 10.40 – 10:50 da GAZİOSMANPAŞA 3. İCRA DAİRESİNDE 2018/ talimat dosyası ile açık arttırmayla satılacaktır. Bu yüzden ivedilikle satışın durdurulması gerekmektedir . Aksi takdirde telafisi imkansız zararlar ortaya çıkacaktır.
2) Aile Konutu gayrimenkulün üzerine davalı banka lehine 06.09.2016 tarih ve 15003 yevmiye numarası ile tescil edilen ipoteğin kaldırılmasına ,
3) Adli Yardım Talebimizin Kabulüne ,
4)Yargılama giderlerinin ve Avukatlık vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.19.05.2019
EKLER
- Emsal HUKUK GENEL KURULU ve YARGITAY kararları.
- Gaziosmanpaşa 3. İcra DAİRESİ 2018/ Tlmt dosyasında TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA ŞARTNAMESİ VE TUTANAĞI.
- Aile Konutu Taşınmaza Ait Tapu Kaydı.( 15.05.2019 tarih ve Yevmiye numarasıyla AİLE KONUT ŞERHİ koyulmuştur.
- Taraflara ait Evlenme Belgesi , Yerleşim Yeri ve Diğer Adres Belgeleri.
- Gaziosmanpaşa Tapu Müdürlüğü Alke Konut Şerhi başvuru belgesi.
- Fakirlik Belgesi.
- Avukatlık Vekaletnamesi
DAVACI VEKİLİ : AVUKAT GÖKHAN BAŞKURT